CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, Uşak’taki deri sanayicilerinin DFİF mağduru olduğunu ve bu verginin kalkması gerektiğini ifade etti.

Sektörde yaptığımız araştırmaya göre, Uşak Deri Karma OSB’de üretim yapan bazı sanayiciler, uygulamanın kalkmasıyla atıkların kentte ve karın da diğer ülkelerde kalacağını düşünüyor. Benzer düşüncenin bir diğer endişesi de, al ve sat şeklinde çalışanların piyasada hiç emek sarf etmeden para kazanacak olması.

Bazı sanayiciler ise uygulamayı hakkaniyetli bulmadığını ve ihracatın önündeki engelin kalkmasıyla, piyasadaki diğer küçük işletmelerin de önünün açılacağını savunuyor… 

ARAŞTIRMA: ALİ ARASLI/// 
Kaliteli derinin yurtdışına gidişini ve çevre kirliliğini engellemek için 17 Ağustos 2017’de, yarı kromlu derilerin ihracatında uygulanmaya başlanan ve geçtiğimiz yıl yüzde 20’ye düşen Destekleme ve Fiyat İstikrar Fonu (DFİF) deri sektöründe, farklı görüşlere neden oldu. Uşak Deri Karma OSB’de üretim yapan deri sanayicilerinin bir kısmı, uygulamayı doğru bulurken, bazıları piyasada hareketliliğin olması için ek verginin kalkması gerektiğini bildirdi. 
17 Ağustos 2017’den itibaren, yarı kromlu derinin ihracatına konan ve ilk dönem yüzde 40 ve bir sonraki yıl yüzde 20’ye çekilen Destekleme ve Fiyat İstikrar Fonu (DFİF), Uşak’taki deri üreticilerinde farklı düşüncelere neden oldu.
Önceki hafta, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun gündeme getirdiği ve kökten kaldırılmasını istediği DFİF’le ilgili Uşak Deri Karma OSB’de üretim yapan bazı sanayicilerin görüşlerini aldık. 
Sahada yaptığımız görüşmelerde, deri sanayicilerinin bazıları uygulamanın yerli üreticileri ve istihdamı desteklediğini ifade etti. Bazı üreticiler ise, DFİF’in kalkması gerektiğini ve bunun piyasada hareketliliği sağlayacağını bildirdi. 
    
ÇÖPÜ UŞAK’A KALIR, KAZANCI İTALYA VE DİĞER ÜLKELERE GİDER
DFİF uygulamasının deri üreticisini koruduğunu ifade eden bazı sanayiciler, bunun çevre açısından gerekli olduğunu öne sürdü. Deri sanayinde, en çok atık ortaya koyan sürecinin birinci basamak işlenti olduğunu belirten bir sanayici, “Deriyi 3 aşamada işliyoruz ve DFİF birinci basamak işlentinin ardından uygulanıyor. Zaten ham deri ihracatı hem yasak, hem de çok zor. Kromda işlenen, yünü, eti ve yağı gibi unsurları alınan deri, İtalya ve Hindistan gibi ülkelere ihraç edildiğinde, tam mamulün 3’te 1’i fiyata gidiyor. Bu ne demek, burada çöpün kalması ve karın diğer devletlere verilmesi anlamına geliyor. Ayrıca tüm işlentileri düşündüğümüz zaman istihdam 3’te 1 oranında düşüyor. Çünkü derinin işlenmesi için 2 büyük süreç daha var. Bu nedenle uygulamanın devam etmesi, hem işini layıkıyla yapan sanayicileri, hem de istihdamı korur” ifadesini kullandı. 

ARACILAR, GERÇEK ÜRETİCİYE ZARAR VEREBİLİR
Bölgedeki bir diğer deri sanayicisi, DFİF’in Türkiye’deki tabakhaneleri koruduğunu ve üreticinin elini güçlendirdiğini dile getirdi. İhracat açısından bunun dezavantaj gibi görülebildiğini ifade eden aynı sanayici, “Bana göre Türkiye’de derinin pisliği kalıyor diye bir durum yok. Son mamulde çıkış olmasıyla daha fazla istihdam sağlıyorsunuz. Yarı mamulde daha erkenden mal gittiği için istihdama zarar veriyor. Firma  10 kişi çalıştıracakken, üretimin tam anlamıyla yapılması durumunda, ortalama 60 kişi çalıştırıyor. Hem tabak esnafını hem de çalışanlarını koruyor.  İhtiyaç doğrultusunda biz de zaman zaman yarı mamul satıyoruz. Ama hedefimiz tam bitmiş malı satmak” dedi. 

SEKTÖRDE HAKKANİYET AÇISINDAN DFİF UYGULAMASI KALKMALI
DFİF’in sektrel bazda hakkaniyet açısından doğru olmadığını ifade eden başka bir deri üreticisi, piyasada hakkaniyetin sağlanmasından yana olduğunu belirtti. Uşak’tan yurtdışına ihracat yapan büyük şirketlerden birinin yöneticisi olduğunu belirterek, “Bizim gibi deri üreticileri için bu uygulama olumlu görünebilir. Fakat piyasanın bütününü düşünmek lazım. Neticede bu sektörde fason veya daha küçük ölçekte üretim yapanlar da var. Ben piyasanın adil ve hakkaniyetli olmasından yanayım. Sadece kendimi düşünmem ve ne kadar çok üretim yapan olursa o kadar iyi olsun derim. İhracatın önünü ne koşulda olursa olsun kesmek doğru değil. Bana göre bu vergi kalkmalıdır” diye konuştu. 

Kayaağıl 250 TL oldu, Hamamboğazı'nda 100 TL'den yola devam Kayaağıl 250 TL oldu, Hamamboğazı'nda 100 TL'den yola devam

KEMAL KILIÇDAROĞLU DFİF’İN KALKMASINI İSTEMİŞTİ
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, geçtiğimiz hafta yaptığı bir açıklamada, Uşak’taki deri sanayicilerinin DFİF mağduru olduğunu ifade etmişti. Uşak'ta deri işletmecilerine "Yüzde 40 Destekleme ve Fiyat İstikrar Fonu ödeyeceksin" denildiğini aktaran Kılıçdaroğlu, "Yani ihracata vergi koyuyorlar. Büyük itirazlardan sonra 10 Mayıs 2019'da yüzde 40 DFİF'i yüzde 20'ye indirdiler. Şimdi yüzde 20 vergi alıyorlar. Kaldırın kardeşim. Dövize, paraya ihtiyacımız var. Neden, üreticiyi, sanayiciyi, deri işletmecisini cezalandırıyorsunuz? Yine birilerine mi peşkeş çekeceksiniz deri sektörünü? Bunun sıfırlanması lazım." diye konuşmuştu. 

Editör: TE Bilişim