Meslek Odaları; “Yurtta Sulh Cihanda Sulh” politikasına dönülmesini istedi

Uşak’ta şubesi olan 13 meslek odası, Ankara’da yaşanan terör saldırısını protesto etti ve saldırıları önceden haber alamayan istihbarat birimlerini sorumlu tuttu. Bildiride, Ulu Önder Atatürk’ün, “Yurtta Sulh Chanda Sulh” politiasına dönülmesi gerektiği de vurgulandı.

Uşak Barosu, Mimarlar Odası, Elektrik Mühendisleri Odası, Harita ve Kadastro Mühendisleri Odası, Ziraat Mühendisleri Odası, Veteriner Hekimler Odası, Jeoloji Mühendisleri Odası, Diş Hekimleri Odası, Makine Mühendisleri Odası, İnşaat Mühendisleri Odası, Tabip Odası, Eczacı Odası, Kent Konseyi ve Tüm Mahalle Muhtarları’ndan oluşan 13 meslek odası ve kuruluş, Atatürk Anıtı önünde siyah çelenk koyarak, Ankara’da yaşanan terör olayını protesto etti.

‘ACIYI UŞAK’TA DA İÇİMİZDE HİSSETTİK’

 Çelenk koyma törenini ardından, terör saldırısında yaşamını kaybedenle için Saygı Suruşu yapıldı ve ardından İstiklal Marşı okundu.

Uşak'ta 3 uyuşturucu tacirinden 1'i tutuklandı Uşak'ta 3 uyuşturucu tacirinden 1'i tutuklandı

13 Meslek Kuruluşu adına basın bildirisi okuyan Uşak Barosu başkanı Avukat Baki Kantar, “Bugün toplanma sebebimiz Ankara’da meydana gelen bombalı saldırıda kaybettiğimiz canların ve her gün terörle mücadelede kaybederek bayrağa sarılı gelen tüm şehitlerimizin hatırasına saygı ve isyanlarımızı dile getirmektir. Ayrıca son saldırıda kaybettiğimiz şehidimiz Hava Kıdemli Başçavuş Erkan Tümer’in Banazlı olması acımızı daha yakından hissetmemize vesile olmuştur.  Hayatını kaybeden yurttaşlarımıza Allah’tan rahmet, yaralılara acil şifalar, kederli ailelerine sabırlar diliyoruz” dedi.

Kantar, “Devletimizin kalbi olan Başkentimizdeki bu patlama bütün toplumumuzun derinden yaraladığı gibi, yasa boğmuş, infiale sebep olmuştur. Bunun gibi terör olayları karşısında bir bütün olmak gereğini ifade ediyoruz. Unutulmamalıdır ki terörün dini, ırkı, mezhebi olmaz ve tercih sebebini haklı kılacak hiçbir neden gösterilemez. Aynı biçimde terörde ölenlerin kimliklerine de bakılamaz. Ölenlerin kimlikleri ve kim olduklarının hiçbir önemi yoktur. İnsan olmaları yeterlidir” şeklinde konuştu.

‘İSTİHBARAT ZAFİYETİ VAR’

Bu tür olayların olabileceği önceden tahmin edilebilmesi gerektiğini kaydeden kantar açıklamasına şöyle devam etti: “İlgili istihbarat birimlerin bu olayda büyük kusuru ve büyük ihmali olduğunu düşünüyoruz. Ölenleri elbette geri getiremeyeceğiz. Ancak tekrarını önlemek mümkündür. Bunun için başta istihbarat sorumluları olmak üzere diğer yetkililerin olayı derhal ve gerçekleri saklamadan, aydınlatıp kamuoyuna açıklamalarını bekliyoruz. Dahası ihmali ve sorumluluğu bulunanların derhal yargı önüne çıkarılmasını ve siyasi sorumluluklarında gereğinin yapılmasını bekliyoruz. Tüm siyasi parti ve kuruluşları terörle mücadele konusunda tarafgir olmaksızın kenetlenmeye ve bir bütün olmaya davet ediyoruz. Terörün taraftarı olmak hukuk düzeninde meşrutiyetini kaybetmek demektir. Bu gerçeği de hatırlatıyor, dahası yüksek sesle haykırıyoruz. Bugün Türkiye’de dış istihbarat örgütlerinin kol gezdiği şeklinde endişelerimiz vardır. Bu sonuca varılmada izlenilen yolun yanlış olduğunu, “ Yurtta Barış, Dünyada Barış” ilkesinden ayrılınmış olmasının büyük payı olduğu kanısındayız. Gidilen yol derhal gözden geçirilmeli ve ‘Yurtta Barış Dünyada Barış’çizgisine dönülmelidir.

Biz toplum olarak kenetlenerek bir millet olduğumuzu kavrayıp, ortak acılar karşısında ortak tepkiler göstererek terörü yenebiliriz. Yol hukukun üstünlüğü ve demokrasi ilkelerine sarılmak yoludur. Ayrışma ve ayrıştırılmaya asla izin vermemeliyiz.

Hepimiz üzgünüz, öfkeliyiz, yastayız. İnsan yaşamına kasteden her türlü eyleme karşı isyandayız.”

 

 

Editör: TE Bilişim