Garakıran Çeşmesi Yandan Harleyo SSK Evleri Yerinde Durmeyo (2)
SSK Evlerinin ahvalini anlatmaya devam ediyoruz. İlkyazımızda SSK Evlerinin riskli bina ilan edildiğini, Uşak Belediyesi’nin burada sosyal dönüşüm alanı yapmak istediğini, bu 50 ev ve 484 daireden oluşan binaları belediyenin yıkarak, kendisi yapmak istediğini, bina sahiplerine 1+1 daire ve bir otopark vermeyi vaat ettiğini söylemiştik.
Vatandaş da, müteahhitlerin daha fazla verdiğini, evlerini müteahhit kanalıyla kendilerinin yapmak istediklerini, belediye meclisinde karar alınırken kendilerinin bilgilendirilmediğini, bu yüzden belediyeye güvenmediklerini, belediyenin sözlerinde samimiyse, bir ay önce alınan yıkım kararının geri alınarak, 1+1 daire ve otopark vaadinin yazılı olarak kendilerine verilmesini istemişlerdi. Olayı buraya kadar özetleme ihtiyacını duydum. Çünkü işler Sadri Alışık, biraz da acıyla karışık bir vaziyet almaya başladı. Şimdi ayrıntılara bir göz atalım.
Kapitalizm Gölge vermeyen Ağacı Keser
Gerçi gölge vereni de kesiyor, meyve vereni de ama bu ayrı bir yazı konusu. Mülk sahipleri daha fazla kazanmanın peşinde. Şimdi her şeyin para olduğu, birçok kişinin para için anasının nikahını devrettiği bir dönemde, daha fazla kazanmak isteyen vatandaşı eleştirmek bana pek doğru olmaz gibi geliyor. Anladığım kadarıyla birçoğu zaten müteahhitlerle anlaşmış. Ancak Belediye Meclisi bölgede imarı durdurunca, “Çarşambayı sel aldı. Bir ev yıkacaktım, belediye aldı. Keşke yıkmaz olaydım. Elim koynumda kaldı” şeklinde türkü çığırarak dolaşmaya başladı.
Mülk sahipleri kendilerinden habersiz binalarının riskli bina ilan edilmesine çok içerlemişler. Belediyenin hiçbir sözüne inanmıyorlar. Bölgede riskli bina olarak 50 SSK Evi ilan edilmesine rağmen, diğer apartmanlarda oturanlar da evlerinin yıkılacağı endişesi taşıyor. Başkan Cahan AKM’de yapılan toplantıda, sağlam evlere dokunulmayacağını defalarca dile getirmesine rağmen ikna edici olamadı.
Ninemin Dişleri Gibi
Ancak burada da kafa karıştıran bir detay var. Uşak Belediye Başkanı Sayın Nurullah Cahan, 81 bin 697 metrekarelik bir alanda bölgede sosyal dönüşüm uygulayacağını belirtti. Sinevizyonda, yollar, oyun alanları ve yeşil alanlar yapılacağını açıkladı. Bu konuda üzerinde çalışılan projenin 2 ay sonra hazır olacağını, mülk sahiplerinin beğenisine sunulacağını, beğenilmezse uygulanmayacağını da sözlerine ekledi. Doğru söylediğine inanarak olamayan proje hakkında fikir yürütemem. Sayın Başkan’ın sosyal dönüşüm dediği bana göre mini bir kentsel dönüşüm. Peki, bu dönüşümü yaparken, sağlam binalar ortada kalacak mı? Mesela bir yol yaparken Uşak’ın zengin ailelerine ait villa ya da apartmanlara gelirse yolu oradan kıvıracak mı? Her yere yol, spor tesisi vs. yapacaksınız. Sağlam evler ve villalar ortada kalacak. Tıpkı nenemin ağzındaki dişleri gibi. Sağında ve solunda diş var. Ortada yok. Sosyal Dönüşüm alanın içerisinde meşhur SSK pazarı olduğunu da hemen ekleyeyim.
Bahçelerde Bal Kuyu Uyu Muhalefet Uyu
Dediğim gibi proje ortada yok. Konuşmak anlamsız. Ancak, bu yazıyı kaleme almadan önce İmar işlerinden sorumlu Uşak Belediye Başkanı Sayın Ergün Kırdinli ile görüşerek bilgi almak istedim. Telefonda o gün çok yoğun olduğunu sonra görüşebileceğini söyledi. Ancak dönmedi. Şimdi sosyal dönüşüm alanında bulunan sağlam konutların yıkılma ihtimali var mı yok mu? Bunu netliğe kavuşturmak gerekir.
Bu olayda Uşak Belediyesi ve meclisinin bana göre en büyük eksiği, SSK Evleri ile ilgili projelerini vatandaşla paylaşmaması ve vatandaşı bilgilendirmeden karar alması oldu. Belediye Meclisinde grubu olan MHP ve CHP’ye ne demeli? AKP, 18 üye, MHP 9, CHP 5 üye ile mecliste halkı temsil ediyor. İmar Komisyonunda da, Özer Erkek, Ender Kuzgun, Ahmet Gökhan Özbağ (AKP), Mehmet Karakoç (CHP) ve Bekir Akağaç (MHP) yer alıyor. Hadi, AKP mecliste de iktidar partisi, çoğunluk elinde. CHP ve MHP’nin elinden bir şey gelmiyorsa, yarım saatlik bir basın toplantısıyla bilgilendirme yapsa olmaz mıydı. Demek ki her şey halkın oyları ile seçilene kadar. Ondan sonra eşeği saldım çayıra mevlam kayıra.
Bu Dünya Fanidir Sakın Aldanma Mağrur Olup Tac-u Tahta Dayanma
Belediye, riskli SSK binalarını yıkıp, burada bir sosyal dönüşüm alanı yapmak istiyor. Bölgeye imar izni vermiyor. Kendisi yıkıp yapmayı planlıyor. Neden illa ki kendisi yapacak? Orası da muamma. Vatandaş, meclis kararını duyup ayaklanmasaydı ne olacaktı? Herşey kapalı kapılar ardında olup bitecek miydi? Belediyenin hakkını da yememek lazım. “Siz istemezseniz olmaz” diyor.
SSK Evleri sakinleri; “Sen benden habersiz binamı riskli ilan ettin. Sosyal Dönüşüm yapacağım diyorsun. Ne yapacağın belli değil. Ben sana güvenmiyorum. Meclis kararına itiraz süresi dolmak üzere. Samimiyetini kanıtlamak için bu kararı iptal et. Bana vaat ettiğin 1+1 daire ve otopark sözünü yazılı olarak elime ver. Söz uçar yazı kalır. Ya da bırak ben kendim yıkıp yapayım. Sana hiç güvenmiyorum” diyor.
Bu olayda mülk sahibi mi haklı, Belediye mi haklı? Bilemiyorum. Bildiğim bir şey varsa bu tip olaylarda hep kaybeden Uşak olur. Halk Konutları, 2 bin 400 konutluk Kooperatif Evleri, Zahire pazarı, AKM, yaşanan sıkıntılar hala dün gibi hafızamda.
Dağlarının, dağlarının ardı korkunçtur. / Hiç akıl edip de düşünen var mı? / Gün kimin hesabına tutar akşamı, / Rahmetinden kim demlenir bulutun, (!)
(!) Ahmet Arif (Vay Kurban)
