HALLAÇLAR MERASINI GERİ İSTİYOR
Banaz ilçesine bağlı Hallaçlar Köyünde bulunan Kırçayır Merasından bir seramik firmasının kil çıkarması köylüleri isyan ettirdi. Köylüler, meralarının bilgileri dışında Orman İşletme Müdürlüğü tarafından ellerinden alınarak seramik fabrikasına kiralandığını iddia ederek meralarının kendilerine geri verilmesini istediler.
Banaz İlçesine bağlı yaklaşık 500 nüfuslu Hallaçlar Köyünde mera krizi yaşanıyor. Hallaçlar Köyünden gelen Erdoğan Yavuz, Muharem Arabacı, Sami Karahisar ve Yusuf Orhan, meralarını geri alabilmek için Uşak’ta çalmadık kapı bırakmadılar. En son dertlerini Uşak Valisi Seddar Yavuz’a anlatan köylüler, Vali Yavuz’dan, “Benden önceki dönemlerde meydana gelmiş bir olay. İnceleyip, size yardımcı olmak isterim” cevabı aldılar.
“ORMAN ARAZİSİ DEYİP SERAMİK FABRİKASINA KİRALADILAR”
Köylülerin anlatımına göre meraları ile ilgili olay şöyle gelişti:
“Köyümüz sınırları içerisinde bulunan Kırçayır Merasına, “Burası orman arazisidir” denerek el konmuştur. Bu mera köyümüzde bulunan 700 büyükbaş hayvanın otlağı ve köyümüzün temel geçim kaynağıdır. Köyümüze yakın ve kolay ulaşılabilen Kırçayır Merası en önemli otlağımızdır. Kırçayır Merası, Hallaclar Köyü var oldu olalı otlak olarak kullanılmıştır.
Bu merada kil olduğu için yakınımızdaki seramik fabrikasının ilgisini çekmiştir. Burayı ele geçirmek için türlü dolaplar çevirip hukuk cinayeti niteliğinde karaların alınmasına orman idaresi ve hukuk kurumu alet edilmiştir. Yıllar önce bu meradan kil çıkarılarak bu seramik fabrikası tarafından kullanılmış, fakat buranın mera olduğunun anlaşılması sonucu kil alımı durdurulmuştur. Daha sonra meranın orman idaresine geçmesi sağlanmıştır. Amaç, köyün merasının elinden alınıp kil ocağı olarak kullanılmasıdır.
Şu an dahi dava konusu olan bu mera kanunsuz bir şekilde seramik fabrikası tarafından seramik hammaddesi temini için kullanılmaktadır. Meranın dava konusu olduğundan ve mahkeme kararlarının itiraz süresi dolana kadar köyden hiç kimsenin haberi olmamıştır. Köy ihtiyar heyeti ve muhtar hiçbir şekilde haberdar edilmediklerini iddia etmektedirler. Gerçek buysa devlet kurumlarının rant çetelerinin çıkarlarına alet edildiği aşikardır. Şayet, muhtar ve ihtiyar heyetine tebliğ edilmişse neden mahkemeleri takip etmedikleri daha vahim şüpheler uyandırmaktadır. Bu durumun savcılıkça soruşturulması gerektiği kanaatindeyiz.
Biz, Hallaclar Köyü sakinleri olarak, basınımızı bu durumu yerinde tespitine davet ediyoruz. Bu hukuk cinayetinin durdurulmasını talep ediyoruz. Süt ve et gibi temel gıdalarının yetersizliğinin bilinmesine rağmen köyün merasına el konularak bu sektöre bir darbe daha vurulmuştur. Hallaclar Köyü halkı ve bu davaya destek veren çevreler uğranan haksızlığa karşı sonuna kadar mücadele edecektir.”
