Taşyaran Vadisinin vakti geliyor

Son yıllarda popüler olan Taşyaran Vadisi’ni ziyaret vakti yaklaşıyor. Bu gezi yazımda sizlere bu eşsiz vadiden bahsedeceğim.

Yazımıza Taşyaran Vadisi’nin özelliklerinden bahsederek başlayalım isterseniz.  Taşyaran Vadisi merkez İlçeye bağlı 38 kilometre uzaklıkta İzmir istikametinde yani batıda bulunan bir Yenişehir Köyüne aittir.  Ancak Taşyaran Vadisine ulaşmak için Yenişehir köyünden daha batıya 8 kilometre daha gitmek gerekiyor.

Bu arada Yenişehir önceden Uşak’ın ve bölgenin hatırı sayılır köylerinden sayılırken, insanlar göç ede ede köy fakirleşmiş, nüfus azalmıştır. 2002 ve 2007 genel seçimlerinde CHP’den Uşak Milletvekili seçilen Prof. Dr. Osman Coşkunoğlu da bu köydendir. Eskiden Kral Yolu üzerinde zengin bir köy olan Yenişehir, bu devirde kimse şah ya da padişah olmadığı için zenginliğini yitirmiştir.

Taşyaran Vadisi 300-400 milyon yıldır orada öylece duruyordu. Civar köylerde bu doğa harikası vadiyi çok iyi biliyordu. Ama vadinin meşhur olması 2012 yılından sonradır. Bizim çok yaşayası Banzlı Olta Balıkçılığı Federasyonu (OBAF) Başkanı İsmail Atalay, burayı gündeme getirince birden buraya ilgi artmıştır.

Buraya neden “Taşyaran” adı verilmiştir, bilir misiniz? Suyun kayalarda oluşturduğu şekiller nedeniyle. Yumuşak kalkerli taşlar, suların oyması ile olağanüstü doğal bir oluşum meydana getirmişlerdir. En güzel manzaralar bir kilometre uzunlukta o ziyaret edilen alanda görülse de vadinin tam uzunluğu yaklaşık 4 kilometredir.

Uşak-İzmir Karayolunda yaklaşık 46 kilometre ilerledikten sonra sol tarafınızda tarihi bir köprü göreceksiniz. Kimler tarafından yaptırıldığı bilinmeyen bu Çatal Köprü üzerindeki Çatal Tepe’ye tırmanmanız gerekir. Tırmanmadan önce köprünün güneyinde Karagöl denilen güzel bir su birikintisi var. Ancak, buradan geri dönerek tepeye tırmanırsanız Taşyaran Vadisi’ne öyle ulaşabilirsiniz. Yalnız, vadiye inmek için mangal gibi bir yürek, sağlam bir dağcılık botu ve güçlü bacaklar gerek. Dik yamaçlardan inecek ve tırmanacaksınız. Bir de yumuşak ve yüksek kayaların her an başınıza düşme ihtimali var.

Bu mevsimde sular kuruduğu için vadi yatağı ölgün v e hüzünlüdür. Sonbahar yağmurlarıyla derler çağladığında seyrine doyulmaz bir manzara karşınıza çıkar.

BUZ DÜNYASI

Hazır İsmail Atalay’dan bahsetmişken sözü İsmail kardeşimizin getirip incelemelerde bulundurduğu bir bilim adamına bırakalım mı? O daha iyi anlatır.

İsmail Atalay, İstanbul Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Jeoloji Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Yıldırım Güngör ile bölgeye gitti. Aşırı soğuklar nedeniyle buz tutan vadinin zeminindeki akarsuyun üzerinden yürüyerek vadiye giren Yıldırım Güngör, uzun süre bölgede gözlem yaptı.  Vadinin jeolojik özellikleriyle ilgili bilgi veren Güngör, ilk kez geldiği bölgenin jeolojik açıdan çok özel bir alan olduğuna dikkati çekti. Vadinin yaklaşık 300-400 milyon yıl önce oluştuğunu söyleyen Güngör, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Jeolojik açıdan çok ilginç ve özel bir bölgedeyiz. Burası inanılmaz, doğal bir laboratuvar. Bence jeoloji, coğrafya bölümü öğrencilerinin mutlaka görmesi gereken bir alan. Farklı jeolojik dokular var. Çok çok eski kayaların oluşturduğu bir bölge olması ve açısından da nadir bir bölge. Gnays dediğimiz çok sert yapılı kayaların su tarafından milyonlarca yılda aşındırılmasıyla oluşan vadi gerçekten bir doğa harikası. Hayranlığımı gizlemekte zorlanıyorum."

Uşak'taki eski Başkan: Borç bu kadar değil, baksınlar yanlış varsa kendimi hapse attırırım Uşak'taki eski Başkan: Borç bu kadar değil, baksınlar yanlış varsa kendimi hapse attırırım

 

Vadinin zemininden akan akarsuyun buz kütlesi haline gelmesi ve suyun altındaki doğal yaşamın saydam buz kütlesi altından izlenmesinin bölgeyi çok daha özel kıldığını ifade eden Güngör, "Aralık ayında Ege Bölgesi'nde buz tutan bir akarsuyun üzerinde yürüyorum ve alttaki doğal yaşamı seyrediyorum. Moğolistan'da benzer bir manzaraya rastlamıştım. Neredeyse bütün kanyonu yürüyerek buzun üstünde geçmek mümkün" dedi.

Olta Balıkçılığı Federasyonu (OBAF) Başkanı İsmail Atalay ise bölgenin çok yönlü olarak turizm planının hazırlanması gerektiğini belirtti. Kışın vadi tabanındaki akarsuyun buzdan akvaryuma dönüştüğünü kaydeden Atalay, "Vadi güneş almıyor ve bu nedenle akarsu çok daha kolay buz tutuyor. Buzun kalınlığı yer yer 30-40 santimetreyi buluyor. Su çok temiz olduğu için saydam buz kütlesinin altındaki doğal yaşamı rahatlıkla izleyebiliyorsunuz. İnanılmaz bir duygu. Sanki suyun üstünde yürüyüp aşağıya bakıyorsunuz" diye konuştu.

Koskoca bilim insanı ve İsmail Başkan böyle diyorsa bana laf düşmez. Taşyaran Vadisi’ne dağcı grubumuzla birkaç kez gittim. En sonda kulakları çınlayası güzel insan eski Uşak şimdinin Muş Valisi Seddar Yavuz ve sivil toplum örgütleri ile gitmiş, buranın turizme kazandırılması konusunda kafa yormuştuk. Sayın Valim sivil toplum örgütlerinden proje üretmelerini rica etmişti. Ama projeleri görmek kendilerine nasip olmadı.

Darısı yeni valim sayın Ahmet Okur’un başına, haydi bakalım gençler, taşyaran Turizme nasıl açılır? Biraz kafa patlatıp projelerimize yeni Valimizle paylaşalım. Sağlık sıhhatimiz yerindeyse Taşyaran Vadisi’ni önce kendimiz bir görelim. Sonra ele veririz talkını.

                                                                          SALİH KILINÇ (GEZİ YAZILARI)

Editör: TE Bilişim