Hastaneye giden vatandaşların büyük bölümünün yapılan hizmetlerden memnun olmaması, daha önce Uşak Devlet Hastanesi bünyesinde, gerekli hizmetleri veren uzman hekimlerin bazılarının hastaneyle ilişiklerini kesip, farklı kentlere yönelmesi, kentin sağlık alanındaki durumunu gözler önüne seriyor.
Yaşanan sorunlar, hastanenin Uşak Üniversitesi bünyesinde kurulan tıp fakültesinin kontrolüne verilmesiyle aynı döneme denk geliyor.
Uşak’ta hiç gerek yokken ve bunu elzem bir ihtiyaç gibi sunan bazı sivil toplum kurumları, siyasiler ve akademisyenler, şu anda büyük bir vebalin altındalar.
Gerek yokken diyorum, çünkü Uşak’a en yakın tıp fakültesi, 90 kilometre mesafede bulanan Afyon’da mevcut. Afyon’un dışında, 2 buçuk saatlik yolun ardından İzmir’de de tıp fakültesinde kontrole gidilebiliyor.
Türkiye’nin değişik kentlerinde, Uşak’ta yaşanan durumun aynısı yaşandı ve afiliasyona tabi tutulan hastanelerde hep sıkıntılar çıktı.
Çalışan ve emek veren uzman doktorların döner sermaye gelirleri azaldı ve halka yönelik dişe dokunur her hangi bir çalışma yapmayan akademisyenler, daha fazla döner sermaye geliri elde etti.
Mevcut hekimlere ayrıca, ikinci sınıf hekim muamelesi yapıldı ve bir çoğu çözümü, bulundukları kurumdan ilişiklerini kesmekle ve daha iyi ücretlerle iş imkanlarını aralamakta buldu.
Hemşireler ve diğer sağlık çalışanlarının da döner sermaye gelirleri azalınca, deyim yerindeyse kimsede ne tat ne de tuz kaldı.
Şu anda Uşak’taki durum da, tam da diğer illerde yaşananlar gibidir.
Tıp fakültesi, Uşak’a yarar sağlamadığı gibi, en büyük sıkıntıyı yine vatandaşa çıkardı. Devlet Hastanesi’nde umduğunu bulamayan halk, mecbur kalacak ve özel hastanelerin yolunu tutacaklar.
Hemen her dönem, iktidar partisinden doktor milletvekili çıkaran Uşak, sağlıkta kötü bir karne ortaya koyacak gibi duruyor.
ALİ ARASLI
SEVGİYLE KALIN///
Editör: TE Bilişim
