ALİ ARASLI // Uşak’ta seçim yarışı iyiden iyiye arttı ve aday adayı açıklamaları da peş peşe geldi. AK Parti’de siftahı Mesut Apaydın yaptı ve onun ardından bir çok isim istifasını sunarak göreve talip olduğunu duyurdu. Uşak Belediye Başkan Yardımcısı Erol Korkmaz, Milli Eğitim Müdürlüğü’nden Nafiz Ünal da istifa eden isimler arasında yer alıyor. CHP’de ise aday adaylığı yarışı daha öncesinden başladı ve partide ön seçim beklentileri üst seviyede. MHP ise Ali Kurt başkanlığında, yeni bir sayfa açmak istiyor ve bu seçim 1 vekil de çıkarmak için bastırıyor.

                Milletvekili olmak için sıraya girenler şimdilik projelerini sır gibi saklıyorlar. Şu anda partililere yönelik vaatler var. Partiye bina alacağım, partilileri her hafta yemeğe götüreceğim tarzında sıradan vaatler gür bir sesle dillendiriliyor.

                Fakat kimse milletvekili ne iş yapar ve neden ben milletvekili olmak istiyorum? Sorusuna yanıt veremiyor. Bu noktada milletvekilinin ne iş yaptığını irdelemekte yarar var diye düşünüyorum.

Mehmet Çakın ve ekibi güven oyu aldı! Mehmet Çakın ve ekibi güven oyu aldı!

                Öncelikle milletvekili, bulunduğu şehre deniz getiremez veya şunu da ben yaptım diyemez. Milletvekilliği bütçesi olan bir makam değil. Bütçesi olmadığı için de yatırım yapmak yetkisi yoktur. Siz bakmayın, şehrimize şu hastaneyi biz yaptırdık veya falanca çeşme bizim dönemimizde su akıtmaya başladı laflarına. Bunların hepsi belediye, valilik, işadamlarını temsil eden kurumlar ve siyasi parti il başkanlarıyla birlikte, milletvekillerinin de içinde bulunduğu lobiler tarafından hayata geçirilir. Vekil lobi içinde ancak bütünün bir parçasıdır. Eğer bürokratlarla ilişkileri iyiyse biraz olsun (o da öyle aman aman değil çok az) işi hızlandırır. Ama bugüne kadar bir anda yapılan hiçbir yatırım göremezsiniz.

Vekillik maaşlı yapılan iş ve kişi aldığı maaşı çay, çorba ve düğünlere gönderdiği çiçeklere ancak yetirir.  Ankara’ya yolu düşen herkese yemek ısmarlamak milletvekilinin başlıca görevidir. Her cenazede bulunmak, hoşlanmadığı birine gülümsemek veya her düğünde hiç değilse çeyrek altın takmak, boynunun borcudur. Memur atamalarını ve tayin terfi işleri onun angaryasıdır. Torpil taleplerine girmiyorum bile…

                Milletvekili, hafta sonu olduğu zaman evine gidemez, çocuklarıyla zaman geçiremez veya hobilerine zaman ayıramaz. Hafta sonu ve bayram tatillerini köylerde ve ilçelerde vatandaşın taleplerini dinleyerek geçirir... Köylü Memed Ağa, onu bir kurtarıcı gibi görür. Akmayan suyuna ve çalışmayan kanalizasyonuna çözüm bulmasını ister. Köye bol bol parke taşı ve bir de imam talebinde bulunur. Bu talepleri istendiği anda, telefona sarılır ve hemen falanca makamın felanca müdürünü bağlatır. Telefon bağlama işini, direk kendisi yapmaz, çünkü hepsinin birer akıllı cep telefonu kullanabilen danışmanı vardır. Akıllı cep telefonu derken, akıllı telefonu kast etmiyorum. Aklı başında ve telefondan anlayan kişiye vurgu yapıyorum. Neyse bağlantı kurulur ve vekil hemen oracıkta talimatını verir. Elbette bu yatırımın gelmesi biraz uzunca zaman alacaktır. Vatandaşa devlette işlerin kolay yürümediği ve zaman aldığı söylenir. Böyle böyle bir sonraki seçim dönemine kadar o hizmet yarım yamalak da olsa hayata geçirilir.

                Bir de vekil bir iş yapmadığı zaman direk hedef haline gelir. Olmayacak taleplere hayır yapamam diyemez ve bu tip istekte bulunanların işi olmaz. Bir sonraki seçim yaklaştıkça, vekilleri endişe kaplar. Aslınca milletvekilinin hiçbir günahı yoktur. Vekilin normalde görevi kanun teklifi vermek ve yasama faaliyetlerini millet adına takiptir.

                İşbu yazı vekil adayı olmak isteyenlere ithafen kaleme alınmıştır.

HAYIRLI SEÇİMLER…

Editör: TE Bilişim