Saraylar yaptırdım döşetemedim param yoktu da siyasetle baş edemedim
7 Haziran da yapılacak genel seçimlere 132 gün kaldı. Siyasetin Kırkpınar meydanında güreşecek pehlivanlarda kispet giyip sahaya bir bir çıkmaya başladı. Hepsinin muradı, rakiplerinin göbeğini havaya baktırıp başpehlivan kürsüsüne çıkarak altın kemeri takmak.
Hangi partiden olura olsun aday adaylarına bir bakın bakalım, içlerinde en garibanı ya mali müşavir, ya da sigortacı. Hiç temizlik işçisi Mehmet, fabrikada ustabaşı Remzi, memur Sunullah, ev kadını Hayriye, ben dolandım, sen de dolan gel beriye var mı? Yok. Olamaz da, siyasete soyunan pehlivanın parası olacak. “Parasız adam lüzumsuz adam.”
T.C. Anayasası Madde 36- (1): “Vatandaşlar, kanunda gösterilen şartlara uygun olarak seçme, seçilme ve siyasî faaliyette bulunma haklarına sahiptir” diyor. Bence, yasa koyucu maddeyi eksik koymuş. Tamamı şöyle olmalıydı: “Onsekiz yaşını dolduran ve çok parası olan her vatandaş seçme ve seçilme hakkına sahiptir.”
Önce aday adayı olmak için daha “Bismillah” demeden partinin genel merkezine ve il örgütüne en az 2-3 bin TL ödeyeceksin. (Bu ülkede asgari ücret net 949 TL.) Delegelere, üyelere yemek vereceksin, Bi tamam içki masraflarını karşılayacaksın. Ufak tefek ajanda, kalem, anahtarlık vs. dağıtacaksın. Bitmedi. Broşür bastıracaksın, billboardlarda boyunca tahtalar kiralayacaksın. Genel merkezde seni aday yapsınlar diye üst düzey yöneticileri hediyelere boğacaksın. “Basın leşkerleri haberimi yapsın” diye onlara da ulufe dağıtacaksın.
Asgari ücretle kira ödeyen, üniversiteye giden çocuğuna para yetiştiremeyen, temizlik işçisi Mehmet, fabrikada ustabaşı Remzi, memur Sunullah, ev kadını Hayriye, ben dolandım, sen de dolan gel beriye tüm bunları yapabilir mi?
Parası olmayanın şu üç madde de vatandaşlık hakları sonuna kadar bakidir:
1- Askerlik yaparken (Onda da paralı olanların hakkı bir başkadır)
2- Vergisini öderken (Asgari ücretli ya da bordo mahkûmuysan vergi dairesine gidip vergi ödeme hakkın yoktur. Maaş eline geçmeden vergin kesilmiştir. Patronsan sen ne verirsen elinle o da gider seninle.)
3- Seçme hakkı. (Noterlik gibi tasdik etme hakkı.)
Her ne kadar Anayasa, “Onsekiz yaşını dolduran her vatandaş seçme ve seçilme, halkoylamasına katılma hakkına sahiptir” dese de işsizin, asgari ücretlinin, emeklinin, memurun seçilme hakkı yoktur. Aslında seçme hakkı da yoktur. Sadece önüne konan adayı noter gibi onaylama hakkı vardır. O da yersen. Parası olmayan seçilemezse ne yapsın? O da Rahmetli Cem Karaca’nın şarkısını söylesin. Başka yapacağı bir şey yok.
“Çekti gitti arabayla eksozuna boğuldum
Gözümde tomurcuk yaşlar ağır ağır doğruldum
Ustam geldi sırtıma vurdu unut dedi romanları
İşçisin sen işçi kal giy dedi tulumları”
Uşaklı gazeteciler marka olacak
Uşak Gazeteciler Derneği (UGD) olarak, olağan genel kurulumuzu yaptık. Vatana millette hayırlı olsun. Sağ olsun üyelerimiz, “Başkan, biz UGD üyeleri olarak hepimiz basın emekçileriyiz. Ekmeğimizin peşindeyiz. Başkanlık yapacak ne vaktimiz var, ne de aklımız senin kadar az. Hem sen koca gövdenle koltuğu dolduruyorsun. En iyisi mi sen devam et” deyince, bana da, “Başım gözüm üzerine” demek düştü. Parasız adam da ancak gazetecilere başkan seçilir. Milletvekili seçilecek hali yok ya.
Uşak marka kent olacak. Hak ettiği değere kavuşacak. Bunlar hayal değil. Biz de UGD olarak önce Uşak’ın gazetecilerini marka yapalım ki; kentimiz de marka olsun diye çabalıyoruz. Bunun içinde 4-5 gazeteci derneğinin olduğu, ama haber toplayan 10 gazetecinin bile olmadığı canım Uşak’ta Hak’ka da halka da açık bir şekilde genel kurul yapan tek gazeteci derneği olmanın gururunu taşıyoruz.
Bu mesleğin onurunu namuslu, her biri cihan parçası, hasretimin koncası UGD üyeleri genç elleriyle ayağa kaldıracağına umudum sonsuzdur. Hepsini öpüyorum.
