7 Haziran 2015 tarihinde yapılacak milletvekilliği seçimlerinde Uşak’tan milletvekili aday adayları arasında kendini “Renkli, bir aday” olarak tanıtan işçi Yaşar Cantürk, paranın gücüne güvenerek değil, emekçilerin sağduyusuna güvenerek siyasete soyunduğunu açıkladı.
Seçimler yaklaştıkça siyasete soyunan aday adayları artıyor. Bir önceki dönemde Uşak Belediyesinde İmar Müdürü olarak görev yapan Yüksel Doğan, CHP’den Uşak Milletvekili aday adayı olduğun açıklarken, AK Parti’den de ilginç bir ieim aday adyı olduğunu açıkladı.
Banaz İlçesinden olan ve Karadeniz Teknik Üniversitesi İktisadi ve İdari Programları Bölümü mezunu olan ve şu anda Uşak Devlet Hastanesi’nde taşeron temizlik firmasında işçi olarak çalışan Yaşar Cantürk (45) AK Parti Uşak Milletvekili aday adayı olduğunu açıkladı.
‘Siyasette paranın yeri olmamalı’
2002 yılında AK Parti’nin kuruluş aşamasında siyasete başladığını kaydeden Cantürk, 3 dönem de AK Parti Siyaset Akademisine devam ettiğini ve başarıyla tamamladığını da sözlerine ekledi.
Bu ülkede siyasetin ne olursa olsun önce Hak, sonra halk adına adam gibi yapılmasına inandığını belirterek sözlerine başlayan Cantürk kendisinin bir emekçi olarak emekçilerin sağduyusuna güvendiğini belirterek sözlerine şöyle devam etti:
Siyasetin Köroğlu’su
“Milletvekili aday adayı olmaya karar verirken çok düşündüm. Bu ülkede siyaset yapanların düz, dimdik duran yalansız, vaatsiz ve halkın içinden gelen birisi olarak çözüm bulabileceğime inanıyorum. Alın teri ile çalışan para ile siyasetin olamayacağını düşünüyorum. En basit örnek kendimi gösterebilirim. Zengin değilim. Emeğim ile geçiniyorum. AK Parti Uşak camiasında sevgi ve saygı ile bugünlere gelmiş, tabanın desteğini alan kimseye siyasi rüşvet vermeden dürüst bir şekilde siyaset yapmak için aday oldum. Garibin, işçinin, emekçinin haksızlığa uğrayanın yanında bir “Köroğlu” gibi çalışacağım.
‘Zincirleri kıracak’
Ben çizgi dışı siyasetimle zincirleri kıracağım. Emekçi olarak çalışırken bunu mümkün olacağını kanıtladım. Dünyaya küsmeden inadına yaşayıp, işçiler, garipler ve köylülerden yana kısaca toplumda Allah’ın izni ezilen kesimin bir temsilcisi olacağım. En büyük özelliğim yapmacık olmamam ve gerçek olmamdır. Çizgi dışı dobra bir siyaset yapacağız.
Ben farklı bir adayım. Bir emekçi olarak, farklı bir renge sahibim. Farklı bir yapıdan ve farklı bir kimyadan geldiğim Genel merkezimizin desteğini alacağıma inanıyorum. Bana göre, demokrasinin tüm renklerinin, yani tabandaki işçiden en yukarıdaki insana kadar payını alması gerekir. Sokaktaki insanın derdi; aş, iş ve huzurdur. Bu temelden yola çıkarak siyaseti herkesin yapabileceğine inanıyorum.”
