Öz Merkez önünde 20 yıldır simit satan Zeynep Karadağ, 10 Kasım törenlerinde selam durması ile bir anda Türkiye gündemine oturarak, Uşak’ın gururu oldu. Simitçi Zeynep Teyze, içindeki Atatürk sevgisi yüzünden 20 yıldır 10 Kasım Atatürk’ü anma törenlerinde selam durduğunu açıkladı.Cumhuriyetin Kurucusu, bağımsızlık savaşının Ulu Önder Atatürk’ün ölümünün 77. Yılında düzenlenen anma etkinlikleri sırasında sirenler çalarken selam duran simitçi Zeynep Karadağ’ın görüntüsü bir anda Türkiye gündemine oturdu. Peki, Uşak’ın gururu olan bu 55 yaşındaki kadın kimdi? Niçin selam durmuştu? Çileli Bu büyük Atatürk Sevgisi nereden geliyordu? Zeynep Karadağ ile bunları konuştuk.

HİÇ OKULA GİTMEDİ

Zeynep Karadağ (55) Uşak Merkeze bağlı Eğlence Köyü Göçük mahallesinden olduğunu söylüyor. Atatürk’e selam durarak Türkiye gündemine yerleşen bu çileli Anadolu kadının öyküsünü kendi ağzından dinleyelim:

“Benim oturduğum mahalleye okul çok uzaktı. Rahmetli babam, “Ben çocuğumu kurda kuşa yem etmem” diyerek beni ve kardeşlerimi okula hiç göndermedi. Okuma yazma bilmem. Okula gitmemek ve okuryazar olmamak, içimdeki en büyük acıdır. Biri kız, bir oğlan iki çocuğum var. Onların okumasını çok istedim. Ancak maddi zorluklar yüzünden onlar da üniversitelere gidemedi.  Şimdi kızım Rize de gelin. Oğlum ise Bolu’da bir otelde çalışıyor. Onlar okusaydı iyiydi ama yokluktan onlar da okuyamadı.

“KIZI HASTANEDE REHİN KALINCA SİMİT SATMAYA BAŞLADI”

Eşi Ramazan Karadağ ile 27 yıl önce evlendiğini belirten Simitçi Zeynep Teyze’nin simit satmaya başlamasının da acı bir öyküsü var. Yine kendisinden dinleyelim: “Bundan 20 yıl önce kızım rahatsızlandı. Hastaneye kaldırdık. Ağır bir rahatsızlık geçirince, uzun süre hastanede kaldı. Eşim Ramazan Karadağ, tekstil fabrikalarında çalışıyordu. Çok şükür geçinip gidiyorduk. Ancak, kızım rahatsızlanıp hastaneye kaldırıldığı dönemlerde, eşimi de işten çıkarmışlardı. Bir anda beş parasız kaldık. Hastane masraflarını ödeyemeyince, kızım hastanede rehin kaldı. Ne yapacağımız bilemedik. Bırakın hastane masraflarını yiyecek ekmek bulamıyorduk. Eşim ile birlikte simit satmaya karar verdik. Rica minnet İl Özel İdare binası önündeki bu yerde simit satmaya başladık. Hastane masraflarını biraz da eş dost yardımı ile karşıladık. İşte yaklaşık 20 yıldır bu köşede eşimle simit satarız. Çok şükür geçinip gidiyoruz. Elimiz ayağımız tutuyor. Ben dışarıdan sigorta primi yatırıyordum. Emekli olmak hayalimdi. Borç harç bir ev alınca sigorta primlerini yatıramadım. Eşim için tarım sigortası primi yatırıyoruz. O emekli olunca ben de simit satmayı bırakacağım ve dinleneceğim artık. Nasılsa çocuklar da kendilerini kurtardı.”


“O SESLERİ DUYUNCA KENDİMİ TUTAMIYORUM”

Göynükören Köyü İlkokulu Müdürü Bayram Dağ, öğrencileri için 23 Nisan'da zeybek oynadı Göynükören Köyü İlkokulu Müdürü Bayram Dağ, öğrencileri için 23 Nisan'da zeybek oynadı

İçindeki Atatürk sevgisinin babasından kalma olduğunu dile getiren Simitçi Zeynep Teyze, kendini meşhur eden o selamın hikâyesini de şöyle anlattı:

“Rahmetli babam, biz küçükken, kardeşlerim ve bana Atatürk’ün bu yurdu nasıl kurtardığını, cumhuriyeti nasıl kurduğunu anlatırdı. Atatürk aşkı ve sevgisi o günlerden yüreğime nakşetti. O olmasaydı, ben bugün burada simit satıyor olmazdım. O olamasaydı, Aya yıldızlı bayrağımız nazlı nazlı dalgalanamazdı. O olmasaydı, bugün biz olmazdık. Ben 20 yıldır Atatürk Anıtı karşısında simit satarım. Her 10 Kasım da Atamızı anmak için yapılan bu törenlerde düdükler çalmaya başlayınca kendimi tutamam. Elim, kendiliğinden selam verir.  O sesler, içimdeki Atatürk sevgisini dışarı çıkarır.”

Editör: TE Bilişim