Uşak'tan yoğun katılımın olacağı Afyonkarahisar Tarım Fuarı için asayiş berkemal Uşak'tan yoğun katılımın olacağı Afyonkarahisar Tarım Fuarı için asayiş berkemal

                Geçen hafta Uşak'ın tekstil, seramik ve deri sektörleri Uşak Üniversitesi'nin ev sahipliği ve Vali Salim Demir'in başkanlığında enine boyuna tartışıldı.
                3 gün boyunca yapılan toplantılarda, üniversitenin sektörlerle ilgili oluşturduğu birim sorumluları, birer sunum yaptı ve sorunları, çözüm yollarını ve yapılması gerekenleri ifade etti.
                Bu toplantılarda yine nihai ve marka ürün söylemi ön plana çıktı ve değerlendirmede atlanan önemli bir noktaya değinmek istiyorum;
                Öncelikle Uşak'ta battaniye dışında nihai ürün ortaya konmuş değil. Tek tük yapılan üretimlerin dışında, ağırlıklı olarak ara mamul sağlayan bir kentiz.
                Sadece ara mamul üretmenin sektörü geriden takip etmekle eş değer görülmemesi lazım. Öyle ara mamul üreten işletmeler var ki; sektörün içinde başlı başına marka...
                Çocukluk ve öğrencilik yıllarında tabakhanede ara işçisi olarak çalışıp harçlığını çıkaran biriydim ve o dönemlerde de furya neyse, herkes aynı üretimi yapardı. Klasik giysilik deri üretiminin dışında, zaman zaman farklı trendler sektörde önemli yer bulmuştu.
                Hatta bir sigara markası olan Marlboro ile aynı adı taşıyan modelden fazlaca üreten bir ağabeyimiz, trend değişinde elinde kalan malları satmak için epey bir ter dökmüş ve malına talip olan her tacire yüzündeki gülümsemeyle umutla bakıyordu:) (MALESEF MAL ELİNDE ÇAKTI)
                Bugün ise üretim biraz daha bilinçli yapılıyor, fakat yeterli mi değil...
                Oysa her türlü olumsuzluğa rağmen Uşak deri üretiminde yine önemli bir kent ve kendi içinde sektörel markalara ev sahipliği yapıyor. Çorlu'da, Tuzla'da, İzmir'de veya Gerede'de sektörün kendi markaları mevcut.  (REKLAM OLMASIN DİYE İSİM VERMİYORUM)
                Bunları halkın yeterince tanımaması, markalaşmanın olmadığı anlamını taşımıyor. Bu noktada üreticinin yapması gereken öncelikli iş, ara mamul üretmeye devam etmek, fakat bunu yaparken trendleri ve modayı yakından takip etmektir diye düşünüyorum.
                Sektörde büyük olanların ortak bir mazisi var. Ve hikayeler ana eksiniyle şöyle:
                "Ağabey bunlar düne kadar işçiydi, derken biri bunlara el verdi, ee çocuğun kafada çalışıyordu, bir de bunun yanında yurtdışı görmüş parlak bir çocuk vardı, tonlarca deri aldı, yaptığı mal değişikti ve herkes ulan bu adam kafayı mı yedi ne gibisinden sözler etti. Derken bir baktık, modacılar adamın malını kapış kapış alıyor".
                Dinleyenin tepkisi de şu olur: "Yaaa bak bak... Allah yürü ya kulum demeye görsün"...
                Gedikpaşa'ya gidin bunun gibi bir sürü sektörel efsane dinlersiniz.
                Uşak'a dönecek olursak, modayı bilen ve deri üretiminden anlayan gençlere ihtiyaç var. 2017 yılında bir sonraki kış sezonunda, Ukrayna'da giyilecek olan bayan deri ceketin ne tip mamulle üretileceğini biliyorsanız rakiplerinizin 2 adım ilerisindesinizdir.
                Hele de müşteriniz sağlamsa, sırtınız yere gelmez. Ama bilgiye önem vermez, modayı takip eden adama entel dantel diyip gereksiz gözüyle bakarsanız o zaman da her yıl geriye doğru ilerleme devam eder.
                UŞAK, DÜNYA MARKALARININ İLK AKLINA GELEN MARKA OLURSA, O ZAMAN KALKINIR VE İLERLER.
                Bu sayede zaman içinde kendi markasıyla deri montunu da üretip uzun yıllara yayılan bir süreçle piyasada hakimiyet kurabilir.
SEVGİYLE KALIN...
ALİ ARASLI
               
               
 
 

Editör: TE Bilişim