Uşak'ın efsane Başkanı merhum Hakkı Yağcı, depreme dayanıksız camiyi fetva alıp yıktı

USAKPORT.COM/// Uşak’ta 18 yıl Belediye Başkanlığı görevini üstlenen merhum Hakkı Yağcı’nın 25 yıl önce, merhum gazeteci Taşkın Özler ve şu anda Uşak Belediyesi Basın ve Yayın Birimi’nde görev yapan Mehmet Okan Uysal’a verdiği röportaj, sosyal medyada yayınlandı. Röportajda kent adına önemli çalışmalar yaptığını ifade eden merhum Hakkı Yağcı, Uşak Belediye binasının temelini merhum Başbakan Adnan Menderes’le birlikte attığını ve bir kağıda kendisinin ve Menderes’in imzasını atarak, şişeyle temelin içine gömdüklerini belirtti. Yağcı, Tuz Pazarı Camiisi’nin yıkımı için, o dönemin en iyi imamından fetva aldığını vurguladı. İşte merhum Hakkı Yağcı’nın ölümünden önce merhum Taşkın Özler ve Mehmet Okan Uysal’a verdiği röportajdan önemli detaylar;

UŞAK BELEDİYE BİNASININ TEMELİNDE MENDERES VE KENDİSİNİN İMZASI VAR
Kasap dükkanlarını satmak süretiyle biraz bir şeyler yapmaya gayret ettik ve kaynak yaratma imkanı bulduk. Belediye binasını bugünkü yerine, yaptırdık. Şimdiki belediye binasını yapmaya başlamadan önce Adnan Menderes geldi.  O gelmişken Uşak’a belediye binasının temelini attıralım dedik ve temelini attırdık. Bir şişenin içine onun imzası, onun benim de imzamı koyduk ve temelde betonun arasına koyduk. Temelde o şişe halen duruyor.
 
CAMİNİN YIKIMI İÇİN FETVA ALIP ÖYLE HAREKET ETTİ
Tuz pazarı camisini, zamanın valisi Kadir Öge oraya mühendis göndermiş ve orada onun raporunu vermişler. Buranın yıkımına karar verdik ve fetva alarak bu işlemi gerçekleştirdik. Zamanın en iyi hocasına gittim sordum ve böyle mühendislerin verdiği rapordan sonra, sana manevi bir mesuliyet yoktur diye fetva aldım. Caminin karşısında dükkanlar vardı onlar yıkıldı, hal yerindeki dükkanlar yıkıldı ve oraların hepsini hal binası olarak yapmaya başladık. Bu bina yapıma başlandığında, belediye binasının temelini Menderes attı. Belediye binası 791 bin liraya mal oldu ve hal binası da 680 bin liraya mal oldu. İstasyon caddesini de açmayı düşünmüştüm ve orayı da Uzcan Oteline kadar yıkmıştım. Ulu Camii ve Burma Camii arasında kulübe gibi dükkanlar vardı onları da yıktım. 1963’te Yassıada’dan geldikten sonra da kalanları yıktım. Burada bir İnönü hadisesi oldu ve mahkeme yüzü görmeden geri geldik. Hiç suçumuz yoktu ama o dönemin şartları gereği gittik.

İSTASYON CADDESİ’NE BAŞKANIN BOYNUZU MU SIĞACAK DEDİLER
2 sene de İstasyon caddesini açabildik. O dönemde Vali Musa Eran’dı ve iyi bir valiydi. Bana ne yapmak istediğimi sordu ve önümüzü açarak bu işe başlamamızı sağladı. Cadde 24 metreydi ve bunu 18’e düşürmek isteyenler oldu. Biz bu yolu açmaya kalktığımızda, muhalefet etmek isteyenler buraya ‘Teyyare mi indireceksiniz?, ‘Başkanın boynuzu buraya sığmıyor mu?’ dediler. Biz o yolu açtık ama. Belediye Meclisi’ndeki arkadaşların bunu 18 metreye indirme diye teklif vermeleri beni üzdü. Keşke o dönemde 30-35 metre yapabilseydik. O yolu bu hale getirmeseydik, Uşak il olamazdı ve hala kaza gibi kalacaktı. Bugün bu yolun her iki tarafına da araba konuyor ve park ediliyor. 5 metre uzunluğunda yaya kaldırımı var.

EN UZUN BU İŞİ BEN YAPTIM, BENİM ESERLERİMİ SATA SATA BİTİREMEDİLER
Ayakkabıcılar çarşısı, zahire pazarı, pazaryerini yaptık. Pazaryerini güzel bir şekle soktuk ve ön tarafına ayakkabıcılar çarşısını soktuk. İmkan yaratabildiğimiz kadar bir şeyler yapmaya gayret ettik. Ben bir çok miras bıraktım ve benden sonra gelenler sata sata bitiremediler. Uşak’ta rekor bende 18 yıl. Cumhuriyet devrinden sonra gelmiş belediye başkanlarının en uzunu benim. 7 seneden fazla yapanı yok.