EDİTÖRDEN - Uşak’ta siyaset her geçen gün kızışıyor… Siyasi arenada yaşanan gelişmeler, vatandaş tarafından yakından takip ediliyor. Son günlerde en çok tartışılan konu hepinizin malumu Ali Erdoğan ve CHP… Çünkü bu durum netleştikten sonra seçimle ilgili daha sağlıklı bir yorum yapmak mümkün olacak.
Bir tarafta Ali Erdoğan CHP’ye geçsin ve seçimi alsın diyenler, diğer tarafta da CHP sol bir partidir ve aday kendi içimizden çıksın diyenler yer alıyor. Siyaseten her iki tarafın da kendisine göre haklı gerekçeleri elbette vardır. Fakat zaman zaman bu konuyla ilgili üslup çok fazla bozuluyor. Bilhassa CHP tarafında bu işe karşı çıkanların başını çekenler, olmadık sözleri sarf edebiliyor.
Sonuçta bu kavgada sadece 2 kişi yok. CHP’den aday adayı olan 10 isim de bu kavganın tarafında. Nedense hiçbiri sesini çıkarmıyor. İlk gün gösterilen tepkilerin ardından herkes sessizliğe büründü ve 5 Ocak’a odaklanıldı. Çünkü CHP Genel Merkezi, Uşak’taki adayını 5 Ocak günü açıklayacak.
ALİ ERDOĞAN AÇIKLANIRSA NELER OLUR?
Peki aday Ali Erdoğan olursa, seçim nasıl geçer? Eğer bu ihtimal gerçekleşirse, CHP 25 yıl sonra belediyeyi kazanabilir mi? Açıkçası şu andaki tablo bu ihtimalin uzak olduğunu gösteriyor. Çünkü Ali Erdoğan CHP’den aday yapılırsa, hem 10 aday adayına haksızlık yapılmış olur, hem de CHP içinde ciddi bir bölünme başlar. Sol kültürde, “Genel başkan ne derse o olur!” kaidesi geçerli olmaz. Sağ partiden bir siyasetçi, sol bir partiye geldiği zaman hep dışlanır ve parti tarafından istenmez. Hatta ve hatta sol kökenli olmasına rağmen, merkez atamasıyla aday yapılanlar da istenmez. Parti ve aday arasında ciddi bir kan uyuşmazlığı olur. Siyasi partiler yönetimde önemli bir yere sahiptir. Aday seçimi kazansa dahi, uyuşmazlık sürecektir. Böyle bir evlilikten doğan çocuk her zaman için sakat kalmaya mahkumdur. Zaten şu andaki görünen durum; CHP’den böyle bir ihtimalin olması halinde oyların DSP’ye kayacağı şeklinde. Çünkü ön seçim veya eğilim yoklaması beklenen partide, aday adayı dahi olmayan bir ismin atanması tamiri uzun vadede imkansız sıkıntılar doğurur.
ALİ ERDOĞAN, CHP’DEKİ KOPUKLUĞU GİDERDİ
Birçok düşüncesine katılmadığım CHP Uşak Milletvekili Dilek Akagün Yılmaz, bu süreçte yine kendisini ortaya attı. Ve Ali Erdoğan’ın aday olmaması için zaman zaman çok sert açıklamalarda bulundu. CHP’de bu mevzuların olmadığı dönemde bir birinden kopuk olan aday adayları yan yana geldi. Hep beraber Ankara’ya kadar gittiler ve ister istemez belli bir etkileşimin de önü açıldı. Daha önceki dönemlerde “Benim adayım olmazsa olmaz” diyenler, şimdi “Aman Ali Erdoğan olmasın da kim olursa olsun” görüşünü savundu. Şu anda CHP eğer kendi içinden bir aday çıkarırsa, parti içinde ciddi bir sorumluluk yüklenileceğinin de farkına varıldı.
KİMSENİN EMEĞİ İLE OYNANMAMALI
Benim için emek çok önemlidir. Bir insan veya bir grup her hangi bir konuda emek harcıyorsa, hakları verilmeli. Hele hele sol bir partide bu durum asla atlanmamalı. Yıllarca CHP’de siyaset yapan, sokaklarda gece-gündüz demeden ama doğru-ama yanlış haykıran ve kendi siyasi görüşünü, her şeye rağmen toplumla paylaşmayı bilenlere şans tanınmalı. Aksi halde içlerinde hiç sevmediğim ve beni birilerine köpeklik yapmakla suçlayanlar olmasına rağmen birilerine haksızlık yapılmış olur.
