EDİTÖRDEN...

 Son dönemlerde Uşak’ta en çok konuşulan konuların başında İsmetpaşa Caddesi geliyor. Sitemizin sık sık gündeme getirdiği cadde konusu, Uşak Belediye Meclisi’nde de tartışma konusu oldu. Caddedeki çalışmaları değerlendiren Belediye Başkanı Ali Erdoğan, caddenin çok çok iyi olduğunu savundu.

            Ali Erdoğan’ın da dünya çapındaki örneklere göre kıyas yapması normal. Çünkü yurtdışına sık sık çıkan birisi ve Almanya’yla da bağları var.  Her şeyden önce mimar ve estetik bakışı elbette bizim gibilerden daha iyidir.

Ali Erdoğan’ın “Fevkaladenin de fevkinde” olarak yorumladığı cadde, demir yığınları olmadan önce güzeldi. Demir yığınları caddeye yerleştirildikten sonra tartışmalar başladı. Her 3 kişiden 2’si demirlere bir anlam veremediğini ifade ediyor. Ayrıca en büyük eleştiri, birilerinin zengin edilmeye çalışılmasına geliyor.

Ali Erdoğan, projeyi “Yarışma yaptık ve yarışmadaki jüride uzmanların uzmanı diyebileceğimiz 2 önemli profesör vardı” sözleriyle savunuyor. Ve yarışma projesi olduğu için de çok fazla değişiklik yapılamayacağını dile getiriyor.

Yani özetle: “Bu işi bilen kişilere yaptırdık ve onların tasarrufuyla en iyiyi belirledik” demeye getiriyor.  Mimari eserler, birer sanat ürünüdür. Sanat için olan sanat, biraz da toplum için olmalıdır. Yani sanat bazen toplumun talep ve beklentilerini de karşılamalıdır. Aksi halde sadece belli bir zümrenin “EVET ÇOK İYİ OLMUŞ” dediği bir eser ortaya konur. İsmetpaşa Caddesi, Uşak’ta yaşayan 180 bin (üniversiteli ve dışarıdan gelenlerle 200 bin) kişinin kullanımına açık bir alan. Bu bağlamda, uzmanların uzmanları projenin sonunda belki gelecekler ve ortaya konan esere bakacaklar. Belki bir daha yolları hiç bu kente düşmeyecek. Fakat ertesi gün, gitmek zorunda olduğu her hangi bir işe yetişme telaşını yaşayalar veya cadde turu yapmak isteyenler soluğu yine İsmetpaşa’da alacak.

Son birkaç aydır yaşanan toplumsal olayların ardından gündeme gelen, “Toplumun (halkın da) görüşünü alalım” düşüncesi daha doğru olurdu. Bizim gibilerin de estetikle ilgili kıt da olsa fikri alınabilirdi.

ATA KULE DE MİMARİ (SANATSAL) BİR ESERDİR VE KARS’TAKİ ANITLA AYNI KADERİ PAYLAŞABİLİR

Caddeyle aynı eleştirileri alan Ata Park’ta da bir betonlaştırma çalışması var. Ata Kule’ye siyasilerin yakıştırdığı ‘UCUBE’ eleştirileri halk nezdinde de devam ediyor.  Başkan Ali Erdoğan, Ata Kule için daha önce yaptığı bir açıklamada, “Bu projeyi ünlü bir mimar çizdi ve tamamlandığında çok güzel olacak” demişti. Ünlü bir mimarın tasarladığı bir proje güzel olacak veya beğenilecek diye bir kaide yok.

Hatırlarsanız birkaç yıl öncesine kadar Kars’ta yapılan İnsanlık Anıtı, Başbakan’ın ‘Ucube’ benzetmesinin ardından yıkıldı. Kars’taki insanlık anıtını tasarlayan ve tamamlayan da heykeltıraş Mehmet Aksoy’du… Yarın öbür gün Uşak’a Başbakan gelse ve Ata Kule için de “Ne bu ucube!” dese, kule yıkılmasa dahi, kent aynı tartışmaya ev sahipliği yapacak.

Bizim gibiler sanattan çok anlamaz. Ama ortaya konan sanat eserinin biraz da toplumsallığı baz almasını bekler…

SEVGİYLE KALIN…

 

 

Adil Özdemir: Çocuklarımızı ulusal egemenlik bilincine sahip çıkacak şekilde yetiştirmek görevimizdir Adil Özdemir: Çocuklarımızı ulusal egemenlik bilincine sahip çıkacak şekilde yetiştirmek görevimizdir

 

 

Editör: TE Bilişim