Gazze'de ölenler için gıyabi cenaze namazı kılındı
Türkiye'nin bir çok kentinde olduğu gibi Uşak’ta da AGD tarafından İsrail'in saldırısı sonucu Gazze'de ölenler için Ulu Cami’de cuma namazı sonrası gıyabi cenaze namazı kılınarak dua edildi. Namaz sonrası Anadolu Gençlik Derneği Uşak Şube Başkanı Ferit Gülhan basın açıklaması yaptı. Gülhan, ırkçı ve terörist İsrail'in işgal ettiği Filistin topraklarında Müslümanlara yönelik katliamlarına devam ettiğini söyledi.
Ulu cami’de kılınan Cuma namazının ardından Anadolu Gençlik Derneği (AGD) Uşak Şubesi üyesi bir grup, Gazze’de ölenler için gıyabi cenaze namazı kıldılar. Daha sonra Uşak Belediyesi önüne gelen AGD’liler adına AGD Uşak Şube Başkanı Ferit Gülhan bir basın açıklaması yaptı. Basın açıklaması sırasında orada bulunan bir grup çarşaflı kadının elinde üzeri Arapça yazılı siyah bayraklar taşıdığı ve kafalarına yeşil bantlar yaptığı görüldü.
Gülhan basın açıklamasına "Irkçı ve terörist İsrail işgal ettiği Filistin topraklarında Müslümanlara yönelik katliamlara devam ediyor. Faşist İsrail'in 3 Yahudi gencin kaybolması bahane ederek başlattığı saldırılara, bu gençlerin cesetlerine ulaştıktan sonra daha da arttı. BM, ABD ve başta İngiltere olmak üzere AB ülkeleri terörist İsrail'in saldırılarını bir savunma hakkı olarak niteliyor. Oysa bu 3 gencin kayıp ve öldürülmesinden İsrail istihbaratı sorumludur. İsrail daha fazla Müslüman kanı dökmek için her türlü aşağılık davranışı yapabilecek bir karakterdedir" diyerek başladı.
İsrail’in bu gençlerin öldürülmesini tüm dünyaya “Hamas’ın işi” şeklinde pazarladığını iddia eden Gülhan, “İsrail, saldırıya uğramışlık bahanesiyle Filistin Halkına karşı girişeceği katliamı meşrulaştırmak istemiştir. BM, ABD ve AB ülkeleri Siyonist İsrail’in 70 yıldır oynadığı bu oyunun doğal aktörleridir Yetmiş yıldır İsrail’in her türlü katliamına ortak olan, destek veren, ve arka çıkan BM’den ABD ve Avrupa ülkelerinden bu yeni saldırılar için tepki beklemek ancak, taşeron siyasi anlayışların bir umududur.
Irkçı emperyalizmin vicdanı ve adalet anlayışının olmadığını kaydeden Gülhan, “Onlar, Siyonist İsrail’e karşı meşru müdafaa hakkını kullanan Müslüman Filistin halkını kınarlar. Siyonist İsrail’in saldırılarda savunmasız kadın ve çocuk, yüzlerce Müslüman öldürülmesinden esef duyduklarını söyler geçerler. Bu tavırlarının Siyonist İsrail’e “Sen bildiğini okumaya devam et” demek olduğunu tüm dünya bilmektedir.
Yahudi gençlere ait cesetlere ulaşılmasının hemen ardından, İsrailli Siyonist fanatikler tarafından on altı yaşındaki Filistinli bir genç kaçırılmış ve canlı canlı yakılarak şehit edilmiştir. Batı, bu olay karşısında, Filistin halkının bir savunma hakkından zaten söz edecekte değildir. Siyonist İsrail, her Ramazan ayını Müslümanlar için kan gölüne dönüştürmeyi rutine bağlamıştır. Doğu Kudüs, Batı Şeria ve Gazze’ye, karadan, denizden ve havadan yapılan son Siyonist saldırılarda, yaklaşık yüz kadar Müslüman şehit edilmiştir. Üç yüz kadar Filistinli yaralanmıştır. Elli kadar mesken tamamen yıkılmıştır. İki bin kadar konut ağır hasar almıştır. Faşist İsrail özellikle iftar ve sahur saatlerinde saldırılar düzenlemektedir. Karşımızda, Ramazan ayını cehenneme çevirmekten haz alan, kadın ve çocuk öldürmekten haz alan, aşağılık bir zihniyet vardır” yorumunu yaptı.
Saldırılarda meskenlerin yanı sıra mabetlerin ve sağlık merkezlerinin de vurulduğunu belirten Gülhan sözlerine şöyle devam etti.
Mabetlere yapılan saldırılar, Siyonist İsrail’in kendinden başka kutsalının olmadığının göstergesidir. Sağlık merkezlerine düzenlenen saldırılar, Siyonist İsrail’in düşük yoğunlukta bir soykırım yaptığının göstergesidir. Filistinli Müslümanların acil gıda ve ilaç yardımına ihtiyaçları vardır. Ağır yaralılar için sağlık tertibatı yetersizdir. İsrail saldırılarda fosfor bombası kullanmaktadır. Siyonist İsrail’in tüm yaptıkları insanlık suçudur. Filistin meselesinde tarafsız olmak elbette kabul edilemez. Ancak, ekranlarda Filistin’e sahip çıkıyor gözüküp, diğer taraftan İsrail ile her türlü stratejik ortaklığı sürdürmek asla kabul edilemez.
Tekrar tekrar söylüyoruz.
Afganistan’dan Libya’ya, Pakistan’dan Sudan’a İslam coğrafyasındaki kaosun sebebi Siyonizm’dir. 28 Şubat Postmodern darbesinin, 11 Eylül İkiz Kuleler Saldırılarının ve Mısır’daki darbenin ardında Siyonizm vardır. Bugün, Suriye’de ve Irak’ta yaşanan savaşın tetikleyicisi Siyonist İsrail’dir. Yaşadığımız coğrafyada yeni yeni devletçilerin kurulmasını planlayan Siyonist İsrail’dir. Birleşmiş Milletler, ABD ve Avrupa Birliği İsrail’in hizmetindedir. Türkiye’nin ABD, AB ve İsrail ile stratejik ortaklığı kendi ayağına sıkmasıdır. Milletimiz bu gidişatın farkına varmalıdır. Kahrolsun İsrail demekle İsrail kahrolmaz. İsrail ancak güçten anlar. Tüm dünyanın başında, bir musibet olan İsrail, işgal ettiği topraklardan sökülüp atılacaktır. Bunun yolu İslam Birliği’dir. Türkiye’nin yeri Avrupa Birliği değil İslam Birliği’dir. İsrail küstahlığının, İsrail şımarıklığının, İsrail aşağılık davranışlarının karşılığını er geç bulacaktır.”
AGD grubu, basın açıklamasından sonra İsrail'e tepki gösterip, Hamas'a destek sloganları atarak dağıldı.
